Uluslararası ticarete katılan her ülke, hangi ülkelerden, hangi malları, hangi miktarlarda aldığını; hangi ülkelere, hangi malları hangi miktarlarda sattığını; dış ticaretinin parasal büyüklüğünü ve dış ticaretten ne kadar vergi geliri sağladığını bilmek ister. Bu nedenle uluslararası ticaretin başlangıcından beri, ticarete konu edilen malların sınıflandırılmasına ihtiyaç duyulmuştur. Dünya ticaretinin erken dönemlerinde vergiye tabi ve vergiden muaf olan malların alfabetik bir listesinden oluşan basit bir sınıflandırma yapmak yeterli olabiliyordu. Ticarete konu edilen mallar çeşitlendikçe alfabetik listeler çoğaldı. Zaman içinde farklı mallardan farklı oranlarda vergi alınmaya ve farklı vergi muafiyetleri uygulanmaya başlandı. Bu gelişmeler sonucunda, alfabetik ve vergiye dayalı listeler, kullanışsız ve ihtiyacı karşılayamaz hale geldi. Eşyanın yapısına ve niteliğine göre sınıflandırma yapan daha işlevsel eşya sınıflandırma sistemleri geliştirildi.